15 Şubat 2011 Salı

Heceliyorum

sırt çantamı topladım aklımdan. ikiye böldüm, çıkan sonucu suratıma çarptım. aldığım cevabı gördüğümde fevri kelimesini kullanmak için can attım. fevri bir şekilde çıktım dışarıya. biraz dışarının anlamı üzerinde düşündüm. sanırım bi anlamı yok. sırtım çok ağır. hangimizin sırtı ağır değil ki? bazen heceliyorum. öylesine heceliyorum. çok marjinal şeyler aramam, çok marjinal şeyler nokta. marjinalin çoku da olmaz hem. hem de ben. hecelemek hoşuma gitmeye başladığında ata bakıp ılık süt içerdik ışıkla. bazen yenik düşüyorum ışığa. çok parlak. gözlerimi alıyorum üstünden, yanarsa ben yanmazsam sen. bazen de görüyorum ve arttırıyorum. ışık dönemin hızlı ismi. bu aralar kan şekerim. evet gitmeye kararlıydım. hecelemeyi heceledim. onu kendi silahıyla vurdum. he ce le dim. nota gibi. ne söylediğimle ilgilenmedim, nasıl söylediğime baktım. müzik gibi. ışıkla müzik yaptık, konuşarak. ışık pek konuşmayı sevmez. müzik yapar. kırılgan bi yapısı var. suya sokamıyorum onu. ama sokunca da çok renkli bir hal alıyor. renkleri de müzik yapıyoruz. ne zaman süt içsem çok kaçırırım. çok hem de. sütün yan etkileri isimli bir teori üstündeyim. aşağıdan nasıl göründüğümü sordum. ses dedi sadece. nasıl başarırız dedim. işte bu tarz bi diyalog geçti aramızda. laf aramızda bu arada. gerçi laf bunlar. her bi hecede bi müzik yapmaya başladık, heceledik. bence hece haklı. diksiyonu bi kenara aldım. iç açılarını topladım. konuşurken kendi müziğini yansıttı. bazen iyi müzikle karşılamazsın. yer yer siyahtır üstü. tabakalaşmıştır. tortuyu almak zaman ister, istedikten sonra. bir hece çok şeyi değiştirir. heceleyerek buldum. yağ kandilleri ne de güzel yanmakta. bayılıyorum onlara. çok değişik bi ışık. ışıkla yine heceledik. ılık sütümü almaya gidiyorum, atım da şurada otlayadursun. geldim. sesin kalınlığı ya da inceliği ile alakası olmayan bir heceleme yöntemi buldum. onu da heceledim. basite indirgedim. çok da değil. sadeleştirmek gibi. etrafıma biçok şey aldım. hece olarak. kelimelerin üstünde. anlam manasını yitirmekte. çok garip bi yer. kelime oyununda hece yokmuş gibi. küçük bi yer ama. böyle müzik çok güzel. sınırsız gibi. aldığı mesafe de öyle. heceledim sınır koymadım. matruşka bebekleri gibi. ritmi vardı, onu da heceledim. heceyi heceledim ve zamanı sınırsızlaştırdım. onu da çok geniş tuttum. bazen heceliyorum. he ce. sonra he he diyorum. he. nedir yani yapılır… he.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.